Öfke kaç yaşında olursak olalım, her yaşta deneyimlediğimiz bir duygudur. Kişinin haz alma duygusunu engelleyen her türlü durum olay ya da, kişiye karşı geliştirdiği duygudur. Öfke, çok önemli ve güçlü özelliklere sahip en temel duygulardan biridir. Her birey öfke duygusunu deneyimler. Kontrol edilebildiği sürece zararlı olmayan, aksine yaşamamız gereken bir duygudur.
Öfke duygusu yaklaşık olarak bir yaşında başlar. Okul öncesi dönemdeki çocuklarda öfke nöbeti görülme sıklığı oldukça yüksektir. Gelişimsel özelliklerinin doğal bir süreci olarak görülmektedir. Çocuklar öfkelendiğinde, bu duyguyu yaşamasına imkan vermek, kendisine ve çevresine zarar vermeden ona destek olmak, öfke duygusunu yaşamasına engel olmaktan daha olumlu bir yol olacaktır. İki yaş çocuğu her şeyi kendisi yapması konusunda direnç gösterebilir.
Dürtü ve isteklerini kontrol etmek, geciktirmek veya ertelemek gibi durumlar iki yaşında bir çocuk için imkansızdır. İsteklerinin yerine gelmemesi veya gecikmesi gerilime neden olur. Engelleyici nesneler ve olaylar öfke oluşumuna neden olur. Aslından öfke sosyal çevreye uyum çabasının etkilerinin bir parçasıdır. Okul öncesi dönemdeki çocukların neredeyse çoğunda zaman zaman öfke nöbetleri görülebilmektedir. Ağlama, somurtma, her şeye itiraz etme, ağlayıp kendini yere atma, çığlık atma, yemeği reddetme, yediğini kusma, eline geleni fırlatma, ayaklarını ve kafasını yere vurma gibi davranışların baş gösterdiği öfke nöbetleri genellikle çocukların aşırı uyarılma ile aç, yorgun, sıkılmış, rahatsız, keyifsiz olduğu durumlarda ortaya çıkar. Öfke nöbetleri genellikle 2,5 yaş civarında ortaya çıkmakta ve sıklıkla 4 yaş sonrasında sona ermektedir.
Öfke Duygusunun Ortaya Çıkmasına Neden Olan Faktörler Nelerdir ?
- Açlık, uyku hali ve yorgunluk durumları gibi temel ihtiyaçların karşılanmaması
- Sosyal ortamdan veya arkadaşları tarafından dışlanma
- Anne- baba arasındaki ilişkide yaşanan çatışmalar (tartışmalar, kavgalar, boşanma ve ölüm gibi)
- Öfkelen çocuğun ödüllendirilmesi ve isteklerinin yerine getirilmesi
- Öfke davranışını sergileyen farklı birini rol model alması (anne, baba, kardeş, abi )
- Temel ihtiyaçlarının zamanında giderilmemesi
- Anne ve babanın çocuğun tepkilerine olan tutarsız davranışları (annenin ve babanın davranışlarının birbirinden farklılık göstermesi çocuğun kendi iç dünyasında
çatışmaya neden olabilir)
- Çocuğa ceza yöntemi uygulama
Öfke Nöbeti Sırasında Anne ve Babanın Tutumu Nasıl Olmalıdır?
Bu dönem, anne-baba ve çocuk arasında ilk çekişmelerin yaşandığı bir dönem olduğu için, onların dengeli ve tutarlı davranışları sürecin kolay atlatılmasında önemli bir noktadır. Çocuğun herhangi bir davranışında, ebeveynin dengeli ve tutarlı davranabilmesi, kararlı, sakin ve süreklilik içeren bir yapıda olmasıyla mümkündür. Ebeveynin tavırlarındaki değişimin çocuk için beklenmedik olmamasına özen göstermek gereklidir. Yani çocuk, aynı davranışı yüzünden ebeveyn tarafından bir keresinde ödüllendirilir, bir diğerinde cezalandırılırsa ya da bir davranış anne tarafından farklı, baba tarafından farklı değerlendirilirse hangi davranışın uygun olduğunu belirleyemeyeceğinden ikileme düşecektir. Bu gibi farklı tutumlar, çocuğun davranışlarına rehberlik edecek değer ve yargıları olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle, sınırların doğru çizildiği anne-baba-çocuk ilişkisinde mevcut durum daha kolay ve etkin bir yöntemle tolere edilebilir. Bu durumda çoğu kez gözlemlenen ebeveyn tutumu, anne ya da babanın otorite kaygısıyla her şeyin kendi kontrolünde olmasını isteyerek, çocuk üzerindeki yaptırımını daha da arttırdığı yönündedir. Ancak, buradaki en etkili tutum,
- Anne-baba; çocuktaki öfke nöbetine neden olan davranışların geçici bir durum olduğunu bilerek sabırlı davranmalı ve çocuğu katı bir düzene zorlamadan, soğukkanlı davranarak çocukla gereksiz çekişmelere girmemelidir. Öfke nöbeti sırasında telaşa kapılmamak, kendi kurallarınızı korumak ve ne yaptığınızı bilerek hareket etmek en doğrusudur.
- Anne – baba çocuğu korkutarak cezalandırmamalı, öfkeyi dindirmek için çocuğun her istediğini yapmaktan kaçınmalı, özellikle öfke nöbetinin ardından bitişini hızlandırmak için ödüllendirmemeli ve çocuğun öfkeli davranışları anne-babanın öfkesine yol açmamalıdır.
Çocuğun ana problemi, sakinleşememektir. Anne, baba da sinirlenirse çocuğun öfkesi beslenir.
- Çocuğun öfkesini kaynağından uzaklaştırmak amacıyla disiplin yöntemlerinden biri olan ‘mola yöntemi’ denenebilir. Burada yapılacak olan, çocuğun bulunduğu ortamdan ayrılmak, sakinleşene kadar onu yalnız bırakmak ve daha sonra yanına gelmek şeklinde olmalıdır. Çünkü, sakinleştirmeye çalışmak sanılanın aksine onu daha da hırçınlaştırabilir. Başka bir yöntem de, çocuğun bulunduğu ortamın değiştirilmesidir. Eğer öfke nöbeti halka açık bir mekanda gerçekleştiyse, çocuğu kucaklayıp, mekanı terk etmek en doğru yoldur. Bunun dışında, öfke nöbeti geçirdiği anlarda, ses, renk, ışık, doku, nesne gibi çeşitli uyarıcılardan yararlanılarak dikkatinin hemen başka bir alana yönlendirilmesi de, öfkesinin dağılması için yararlı olmaktadır.
- Öfke anında çocuklar, sakin, anlayışlı ve kendilerini ve duygularını anlayacak yetişkinlere gereksinim duyarlar. Onun bu duygusunu anlayarak, kabul eden bir yaklaşımla yumuşak ama kararlı bir ses tonu ile konuşmak en doğrusudur.
- Ayrıca, ona seçme şansı ve karar verme hakkı tanınmalıdır. Seçenek sunulmalıdır. Bazı küçük tartışmaları onun kazanmasına izin vermek bir diğer yöntem olabilir. Burada asıl hedef, çocuğa seçenekleri olduğunu göstermektir. Bu, ona kendi istediği şeyi seçerek olaylar üzerinde kontrolünün olduğu hissini uyandırır. Bu noktada, koyulan her kuralın açıklamasının yapılmasına özen gösterilmelidir. Aksi takdirde çocuğun, anlamadığı bir şeye ayak uydurmaya çalışmasını beklemek yanlış olur. Bir diğer önemli nokta da, anne babaların çocukları için iyi birer model olması gerektiğidir. Unutmamak gerekir ki; çocuklar anne- babaların davranışlarını gözlemleyerek, model alarak öğrenirler. Okul öncesi dönem çocuğunun öğrenme stili, örnek alma ve taklit etme becerisine dayanır. Çünkü bu dönemde çocuklar söylenilenlerden çok, yapılanları öğrenme eğilimindedirler. Çocuğa, iyi bir model olmanın en doğru yolu, onunla birlikte hareket etmektir. Örneğin, yemeği kaşık ve çatal kullanarak yemek; olumlu bir model oluşturur ve sözle ‘’Yemeğini elinle yeme’’ demekten çok daha etkilidir. Öfke nöbetlerinin, normal gelişimin bir parçası olduğu unutulmamalıdır.
Bu, bir geçiş dönemidir. Çocuğunuz büyüdükçe kendisini kontrol etmeyi ve duygularını kelimelerle ifade etmeyi öğrenerek, tam anlamıyla bağımsız bir birey olma yolunda ilerleyecektir.
Çocuğuma Öfkesini Dışa vurması Konusunda Nasıl Yardımcı Olabilirim ?
- Çocuklarınıza farklı duygular ve bunlara yol açan durumları anlatmak için çeşitli yüz ifadeleri kullanın.
- Öfkelendiklerinde bedenlerinde meydana gelen değişimleri fark etmelerini sağlayın (terleme, kalp atışının hızlanması, titreme, hızlı nefes alıp verme, yüzünün kızarması gibi )
- İnsanlar ve olaylarla ilgili duygularını her zaman sözcüklerle ifade etmeleri gerektiğini söyleyin.
- Çatışma ve kavga içeren hayali bir durum yaratın. Oyuncak ve pelüş bebekler kullanarak olay ve hissedilen duygular hakkında konuşun.